Bir kültürü yaşatan en önemli unsurlardan bir tanesi sokakları. Kıbrıs’ta da bu durum tabii ki değişmiyor; ada insanının keyifli ve neşeli ruh hali sokaklara da yansıyor. Bu yüzden, Akdenizin incisi Kıbrıs’ta mutlaka yapılması gereken aktivitelerden bir tanesi de Kıbrıs sokaklarını gezmek.
Her adımda ayrı bir hikayeyle karşılaşacağınız, buram buram yasemin tüten sokaklarda dolanırken Kıbrıs’a ayak basmış tüm medeniyetlerin izlerine rastlayacaksınız. Denize açılan sokaklarıyla Girne’nin tadını çıkarabilir, liman ile iç içe olan tarihi Girne Kalesindeki batık gemiyi görebilirsiniz. Mağusa Kaleiçinde gezerken otantik Kıbrıs dokusunu sonuna kadar yaşayabilir; yüzyıllar önce Kudüs krallarının taç taktığı ve Rayonnant Gotik mimarinin en güzel örneklerinden biri olan Lala Mustafa Paşa Camii’yi (Aziz Nikolas Katedrali) ziyaret edebilirsiniz. Avlusunda bulunan 720 yaşındaki adanın en yaşlı canlısı Cümbez ağacının gölgesinde dinlenmeyi de unutmayın.
İster Lefkoşa suriçinin muhteşem sokaklarında gezin, ister Güzelyurt’un adına yaraşır yemyeşil sokaklarında narenciye kokularının tadını çıkarın; Kıbrıs’ın her bir sokağında göreceğiniz değişmez manzaralardan bir tanesi de sokakta sandalyelerine oturup sohbete dalmış Kıbrıs insanı olacak. Özellikle yaz mevsiminde kapı önünde Molehiya ayıklarken, ada insanının samimiyetiyle yoğrulmuş sohbetlerde Beşparmak Dağlarının hikayesini ve daha bir çok Kıbrıs efsanesini öğreneceksiniz.
Ne güzel demiş ünlü bestecimiz Kamran Aziz;
“Kıbrıs bir ada mıdır?
Cennetten parça mıdır?”
Kıbrıs, tarihi dokusu ve otantik sokaklarıyla sizi bekliyor!